Ve Pai gelip yaşanılacak yerler listemde bir numaraya yerleşti... PAI - TAYLAND
4 Mayıs 2011
Otobüs durağında Mike,
Sugla ile birlikte beni almaya gelmişti. Sugla, muhteşem altı aylık bir Huskey,
henüz 6 aylık olmasına rağmen büyükçe bir köpekti. Hep soğuk havaların köpeği
olduğunu düşündürdüm ama Mike sıcak havalarda da yemeğine dikkat ettiğin sürece
rahat olduklarını söyledi. Beraber önce gidip bir mobilet kiraladık. Sugla,
motorda benden daha rahattı. Daha biz binmeden sürücü kısmındaki yerini
almıştı.
Çantamı eve bıraktıktan
sonra sıcak su kaynağına gittik hep birlikte. Ancak su son zamanlardaki
‘beklenmedik’ yağışlardan ötürü çamurlu olunca gerisin geri eve döndük.
|
Mike'ın evi |
Mike, 8 ay evvel buraya
gelip yerleşmiş bir Amerikalıydı. Ama en önemli özelliği de ahçı olmasıydı.
Dolayısıyla, eve gelir gelmez güzel bir papaya salatası hazırladı. Sebzeler,
baharatlar, soslar, beni benden aldı. Midem sebze bayramı yaptı. İki hafta
sonrasında Amerika’ya dönüp tekneye gidecekti. Multimilyoner, daha doğrusu
Amerika rüyasını gerçekleştirmiş insanların teknelerinde özel şeflik yapıyordu.
Ama artık evi Tayland’dı ve burayı gerçekten çok seviyordu.
Kasabanın merkezi oldukça
küçüktü ve tam benlik şekilde bir sürü şirin kafesi, restoranı, barı vardı.
beyaz nüfus oldukça fazlaydı. Herkes Mike gibi buraya uğramış sonrasında da
gelip yerleşmişti. Mike’ın en yakın arkadaşları olan İsrailli çift gibi. Onlar
4 senedir burada yaşıyorlarmış. Kasabanın kafelerine ve restoranlarına peynir,
ekmek, pasta yapıp satıyorlarmış. Mike’a gelirken de yaptıkları peynirden
getirmişlerdi. Tayland kültüründe peynir ve süt ürünü olmadığından dolayı 1
aydan fazladır hasret kalmıştım, çok yerinde bir jest oldu...
|
Pai sokakları |
Artık Tai ailesi ile
geçirdiğim zaman dolayısıyla biraz daha kültürle haşı neşir olduğumdan
yemeklerde kaşığı çatal, çatalı da bıçak gibi kullanmayı da öğrendiğimden
kendimle gurur duyuyordum. Hatta erişteye de Tai usulü fındık ve şeker
ekliyordum. Sadece herkesin birbirine ‘nereye gidiyorsun’ diye sormasına
alışamadım...
Pai’deki sakinliğe hayran
olmamak elde değildi. Gerçi artık sezon olmadığından dolayı çok boş olduğunu
söylüyorlardı. Sezonda, ana caddede adım atılacak yer olmuyormuş. Etraftaki
yürüme ya da bisiklet mesafesinde olan şelaleler bile kalabalıktan fazlasıyla
nasipleniyormuş.
|
Pai sokakları |
Birkaç gün sonrasında
rahata iyice alıştığımı fark ettiğimde ayrılma zamanımın geldiğine karar
verdim. Pai’ye cidden yerleşebilirdim ama hala yapmam gereken bir yol vardı.
Artık Tayland’dan almam gerekeni almıştım ve burayı bırakmam gerekiyordu.
Benzer kültürlere gidecektim ama yine de Tayland olmayacaktı, daha ilkel ve
daha geleneksel olduklarını ümit ediyordum. Sırada Laos vardı. Ama öncesinde
Chiang Mai’de bir gecelik mola vermem lazımdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder